C Vitamini Mucizesine Kulak Verin
Daha güçlü bir bağışıklık sistemi ve daha hızlı bir metabolizmaya ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, vücudumuzun direncini yüksek tutmak için ekstra özen gösteriyoruz. Sağlığımızı korumak ve güçlendirmek için çeşitli besinlere, vitaminlere ve minerallere düzenli olarak ihtiyaç duyuyoruz. Bu vitaminlerin en etkili olanlarından biri de sağladığı kanıtlanmış faydalarla sağlığımızı destekleyen C vitamini.
C Vitamini Ne İşe Yarar?
Askorbik asit olarak da adlandırılan C vitamini, insan vücudunda çok önemli görevleri bulunan bir besin ögesidir. Suda çözünen vitamin türleri arasında yer alan askorbik asit vücut tarafından üretilemediğinden gereksinimin tamamı besinlerden alınmalıdır.
C vitamininin en çok bilinen faydalarından biri, bağışıklık sistemi üzerindeki güçlendirici etkisidir. Vitamin C, bağışıklık sisteminin temel elemanları olan beyaz kan hücrelerinin üretimine katkıda bulunur. Vücudun zararlı mikroorganizmalarla savaşındaki en önemli hücreler olan lenfosit ve fagositlerin sayısının artması, enfeksiyon hastalıkları açısından koruyucudur. Ayrıca C vitaminin antioksidan etkisi, beyaz kan hücrelerinin fonksiyonunu yerine getirmesi için oldukça kritik öneme sahiptir. Dış ortamdan vücuda girecek olan patojenlere karşı bir savunma hattı oluşturan deri organı da C vitamini etkisiyle daha güçlü hale gelir.C vitamininin faydaları konusunda yaptığı araştırmalar ile bu alanda bir öncü kabul edilen Dr. Linus Pauling, yüksek dozda alınan C vitamini takviyesinin bağışıklık sistemini güçlendirerek vücudu zararlı istilacılara karşı koruduğunu kanıtlayan çalışmalar yapmıştır.
C vitamini güçlü bir antioksidandır. Antioksidan maddeler, vücutta çeşitli reaksiyonlar sonucu oluşan serbest oksijen radikallerinin ortadan kaldırılmasını sağlar. Serbest oksijen radikalleri, içerisinde bulunduğu hücrede oksidatif stres oluşturur ve hücrenin hasar görmesine neden olur. Oksidatif stres; kanser, kalp damar hastalıkları gibi çeşitli rahatsızlıkların gelişiminde rol oynayan bir durumdur. C vitamini, antioksidan etkisiyle hücrelerdeki oksidatif stresi azaltır. Bunun yanı sıra E vitamini gibi diğer antioksidan maddelerin yenilenmesine yardımcı olmak da C vitamini faydaları arasındadır.
C vitaminin vücuttaki en temel görevlerinden biri kolajen sentezine katılmaktır. Kolajen, vücuttaki proteinlerin yaklaşık üçte birini oluşturan yapısal proteindir. Kemik, cilt, kas, tendon, diş, kan damarları gibi pek çok farklı dokuyu oluşturur. Kolajen ayrıca yara iyileşmesinde yer alan bir proteindir. Vücutta kolajen sentezlenebilmesi için C vitaminine ihtiyaç vardır. Bu nedenle C vitamini; vücuttaki bağ dokusunun yenilenmesine ve güçlenmesinde önemli rol oynar.
C vitamini, kan basıncının düşürülmesine yardımcı olabilir. Yüksek tansiyon; kalp damar hastalıkları açısından risk oluşturur. Son dönemlerde yapılan çalışmalar, C vitaminin hem küçük (diyastolik) hem de büyük (sistolik) tansiyonu azaltıcı etkisi olduğunu göstermiştir. Ancak C vitamini, yüksek tansiyon tedavisinde tek başına kullanılmamalıdır. Doktorun önerdiği tedavilerin yanında destekleyici olarak C vitamini alınabilir.
C vitamini, demir mineralinin daha kolay emilmesini sağlar. Demir, kırmızı kan hücrelerinin yapısında yer alır ve vücudun tüm bölgelerine oksijen taşınmasından sorumludur. Demir minerali hayvansal ve bitkisel kaynaklar aracılığı ile alınabilir. Ancak bitkisel kaynaklı besinlerde bulunan demir formunun absorbe edilmesi (emilmesi) daha zordur ve bu nedenle bitkisel kaynaklardan alınan demir yüksek verimlilikle kullanılamaz. C vitamini, emilimi zor olan demir formunu daha kolay absorbe edilir hale getirir. Böylece vücut, bitkisel kaynaklı gıdalardan daha yüksek oranda demir alır. Bu durum özellikle demir eksikliği anemisi (kansızlığı) şikayeti olan ya da anemi açısından risk altında olan kişiler için koruyucu etki gösterir.
C vitamini, gut hastalığı için koruyucu etki gösterir. Gut hastalığı, kandaki yüksek ürik asit seviyesinin neden olduğu bir rahatsızlıktır. Ürik asitlerin kristel formu oluşturarak eklemlerde birikmesi; eklem ağrısı, kızarıklığı, şişkinliği gibi problemlere neden olur. C vitamini, kandaki yüksek ürik asit düzeyinin düşmesine yardımcı olur. Bu sayede hem gut hastalığından korur hem de hasta kişilerde gut ataklarının azalmasını sağlar.
C vitamini anti-aging özelliği ile ultraviyole (UV) ışığa maruz kalmanın neden olduğu hasarı sınırlar ve cildi UV kaynaklı hasara karşı korur. Vücudumuzda doğal olarak yer alan fakat zamanla, yaşın ilerlemesi ve sağlıksız beslenme gibi faktörler yüzünden azalan kolajen miktarını artırmanın en etkili yollarından biridir. C vitamini kolajen üretimini hızlandırarak hasarlı cildin onarımını, yaraların daha hızlı iyileşmesini, saç ve tırnak sağlığını da destekler.C vitaminini besinler ve takviyeler yoluyla almanın yanı sıra, doğrudan cilt üzerine uygulamak, ciltteki anti-aging ve iyileştirici etkileri hızlandırır.
C vitamini alımı cildin kuruluğunu azaltmaya yardımcı olur ve cildine nem sağlar. Askorbik asit ciltteki suyu tutar, kuru ve yağlı olmasını engeller. C vitamini, protein kolajenini oluşturmaya yardımcı olması yukarıda bahsedilen demir emilimini artırmasıyla birlikte sağlıklı bir cilt ve güçlü saçlar için fayda sağlar.
C vitamininin yüksek kolesterol ve trigliserid düzeylerinin dengelenmesine yardımcı olarak Kan lipidlerini dengeler. Bu özelliği sayesinde C vitamini alımının yeterli olmasının kalp hastalıklarına yakalanma olasılığını önemli bir oranda düşürür.
C vitamini, yaşlanmaya bağlı olarak sıklıkla görülen demans (unutkanlık) sorunu ile mücadele eden bir besin ögesidir. Yapılan çalışmalara bakıldığında C vitamininin merkezi sinir sisteminin yakınında oksidasyon ve inflamasyonu önleyerek düşünme yeteneğini ve hafızayı güçlendirdiği, demansı önlediği görülmektedir.Bilişsel fonksiyonları güçlendirir
Amerikada NIH (Ulusal Sağlık Enstitüsü) ve FDA (Gıda ve İlaç Bakanlığı)’nin insanlar üstünde yaptığı klinik araştırmalarda damardan verilen 50 ila 100 gram arası C vitamini selektif olarak kanser hücrelerinin ölmesini sağladığı görülmüştür.
C Vitamini Hangi Besinlerde Bulunur?
C vitamininin en önemli kaynağı meyve ve sebzelerdir. Fakat ısı (pişirme), metal bıçak veya doğrayıcılarla temas, ışığa veya oksijene maruz kalma gibi durumlarla çok hassas bir yapıya sahip olan C vitamini yüzde yüze varan oranlarda kayba uğrayabilir. Bu nedenle birçok besinde yer alabilse de kullanılabilirlik açısından C vitamininin esas kaynağı taze meyve ve sebzelerdir. C vitamini meyveler ve taze sebzelerden alınırken bundan en iyi oranda faydalanabilmek adına meyveler mümkün olduğunca kabuklu olarak tüketilmeli, metal bıçak ve soyma aletleriyle kesilmemeli, parçalandıktan sonra bekletilmeden hemen tüketilmelidir. Aynı zamanda salata sosları içerisinde bulunan asidik ortam da salataya konulan taze yeşillik ve sebzelerdeki C vitaminine zarar vereceğinden salatalar yenilmeden hemen önce soslanmalıdır.
Çeşitli besinlerde bulunan ortalama C vitamini miktarı aşağıda verilmiştir.
- 1 büyük dilim kavun: 59 mg (miligram)
- 1 adet orta boy kivi: 70 mg
- 1 adet orta boy portakal: 90 mg
- 1 bardak domates suyu: 33 mg.
- 1 bardak portakal suyu: 97 mg
- 1 porsiyon pişmiş brokoli: 74 mg
- 1/2 porsiyon (bardak) kırmızı biber, çiğ: 95 mg
- 1/2 porsiyon (bardak) kırmızı lahana: 40 mg
- 1/2 porsiyon (bardak) yeşil biber: 60 mg
- 1/2 porsiyon (bardak) çilek: 49 mg
- 1/2 porsiyon (bardak) pişmiş brüksel lahanası: 48 mg
C vitamini eksikliği belirtileri nelerdir?
Günümüzde C vitamini eksikliği çok sık karşılaşılan bir problem değildir. Kişi, ortalama bir ay çok az (10 mg/gün) ya da hiç C vitamini almaz ise eksiklik belirtileri görülmeye başlar. Eksiklik ilk zamanlarda;
C vitamini eksikliği belirtileri özetle şöyledir:
- Diş eti iltihabı-Skorbüt
- Yaraların yavaş iyileşmesi
- Kuru saçlar
- Enfeksiyonlarda ağırlaşma
- Zayıf bağışıklık sistemi
- Ağrılı ve şişmiş eklemler
-
halsizlik, yorgunluk
C Vitaminini Nasıl Almalıyız?
Çoğu hayvan ve bitki glukozdan kendi C vitaminini üretebilir. İnsanlar ise bu yeteneğe sahip değildir ve C vitamini ihtiyaçlarını dışarıdan sağlar. C vitamini besinler, takviyeler ya da damar yolu uygulamalar aracılığı ile alınabilir.
Özellikle bağışıklık sistemi güçlendirici ve enfeksiyonlardan koruyucu etkiye ulaşmak için gereken C Vitamini miktarı, besinlerde ve takviyelerde bulunan miktara kıyasla oldukça yüksektir. Ağızdan alınan C vitamini çok az miktarda emildiği için kana sadece belli bir miktarda ulaşır.
Yüksek oranlarda C vitamininin doğrudan kana karışmasını sağlayan damar yolu (intrevanöz) C vitamini uygulaması, bağışıklık sistemini güçlendirmek için en etkili yoldur.
Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü, yüksek doz C vitamininin prostat, pankreas, karaciğer ve kolon kanserini yavaşlatmaya ve yorgunluk, bulantı, kusma ve kronik ağrı gibi semptomları iyileştirmeye yardımcı olabileceğini gösteren çok sayıda çalışmayı vurgulamaktadır
Damar yolu C Vitamini uygulamaları (2.5gr /7,5 gr / 15 gr / 25 gr) şeklinde kişiye özel uygulamaktayız.
Ağızdan alınan C vitamini yeterince etkili değil mi?
Ağızdan alınan C vitamininin yaklaşık olarak %70’i emilir. Beslenme ile ya da takviye olarak yüksek miktarlarda alındığı zaman emilim oranı azalır. Bu nedenle ağızdan alınması gerektiğinde düşük miktarlarda almak daha doğrudur. Üstelik C vitamini ısı, ışık ve hava ile temasta bulunduğunda hızla etkinliğini kaybeder, bu konuda dikkatli olunmalıdır. Parenteral (damardan) yolla alındığında %100 kana karışacağından ve etkinliğinde azalma olmayacağından çok daha etkindir.
Ne kadar sürede yapılıyor?
Uygulama süresi dozajına bağlı olarak 30 dakika ile 60 dakika arasında değişmektedir.
Kimler bunu yaptırmalı? Ve hangi sıklıkta yapılmalı?
Stresli zamanlarda, herhangi bir enfeksiyon geçirildiğinde veya sigara kullanıldığında vücut C vitaminini hızla tüketir ve dolayısıyla C vitamini takviyesi almak gerekir. Hastalıklardan korunmak, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve yaşlanmayı geciktirmek (anti-aging) için 2,5-7,5 gramlık seansları haftada bir kere, 6-10 seanslık bir kür şeklinde uygulanmalıdır.
Sonrasında dikkat edilmesi gereken noktalar var mı?
Hayır, uygulama sonrası normal yaşantıya devam edilebilir. Ancak bu yüksek antioksidan seviyelerini korumak için iyi beslenmeye devam etmek, salata şeklinde çiğ sebze ve meyveleri bol tüketmek sağlığımızı maksimum seviyeye getirmek için oldukça önemli. Ayrıca vücuttaki serbest radikal seviyelerini artıran ve C vitamini ihtiyacını körükleyen sigara kullanımı gibi alışkanlıkları bırakmak sağlık açısından çok iyi olacaktır.