Renk Terapisi
Renk terapisi vücudumuzun sağlıklı ve dengeli bir şekilde çalışmasını sağlamak için renklerin enerjilerinden faydalanılarak yapılan bir terapidir. Vücudun ihtiyacı olan renk çeşitli yöntemlerle sağlanır. Renk bir enerjidir. Terapinin temelini bu bilgiler oluşturur. Değişik renkler vücudun çeşitli bölgelerindeki enerjilerle iletişim halindedir. Renk terapisinin tarihçesi çok eski yıllara dayanır. Kadim zamanlarda bile popüler bir tedavi yöntemi idi. 2500 yıl kadar önce, Pisagor renk ışığını tedavi edici olarak kullandı ve kadim Mısır, Çin ve Hindistan’da şifa için ‘renk salonları’ kullanıldı. Modern renk terapisinin öncüsü Danimarkalı Niels Finsen’dir. 1877’de, solar ultra – viyole enerjinin bactericidal eyleminin keşfini takiben, Finsen görünür ışığın yaraların iyileşmesine yardımının olasılığını araştırdı. Daha sonra çiçek hastalığının izlerinin oluşumunu önlemek için kırmızı ışık kullandı ve 1896’da verem hastalığının ışık ile tedavisi için Işık Enstitüsünü (şimdi Kopenhag Finsen Enstitüsüdür) kurdu.
Terapide renklerin insan psikolojisi üzerindeki olumlu etkileri arttırmak amacıyla yapılan özel Renk Terapi Cihazı kullanmaktayız.
RENKLERİN ANLAMI VE RENK TERAPİSİNİN FAYDALARI :
KOYU KIRMIZI
Koyu kırmızı frekans kodu “yapı” yı oluşturur ve bu yapının sağlamlığı kişinin ruhuna kendi yolunda başarılı ve mutlu gitmek için gerekli olan desteği verir. Bunun vücuttaki fiziksel karşılığı ise kemikler, tendon ve bağlar, eklemler ve kaslardır. Bu frekans değeri bir yandan da animus yani eril kişilik kısımlarının harmonisini yönetir. Temel konu “destek” ve “yapı”dır ve ana teması kendi yolunda güvenli hissetmek, kendi yoluna gitmek ve bu yolda başarılı olma iznine sahip olmak şeklinde özetlenebilir. Eril kimlik problemleri, yaratıcılık, adalet duygusu, kendimiz ve çevremizden olumlu beklenti bu frekans kodunun etki alanındadır.
Etki alanı: Sindirim süreçlerinin uyarılması, karaciğer metabolizması problemleri, yağ-protein-karbonhidrat sindirimindeki bozukluklar, vücut ısı dengesi, dolaşım problemleri (özellikle düşük tansiyon), kansızlık. Bu frekans kodu ile uyarımın dolaşım ve metabolizmayı stabilize etmesi ve canlandırıcı bir etki oluşturması beklenir. Bir yandan da bu frekans kodunun alanındaki “(hold) tutmak-kavramak-desteklemek” kavramındaki blokaj kendini eklem sorunlarıyla ve kas-kemik ya da bağ (ligament) rahatsızlıklarıyla ifade eder.
ATEŞ KIRMIZISI
Ateş kırmızısı frekans kodu kısaca “Uyarıcı güç” olarak tanımlanabilir. İrade, güç, sebat etme ve topraklanma, aktivasyon, hayatta kalma ve maddesel enerji. Anne teması, dünyasal konular ve para. Ateş kırmızısı biyokimyasal regülasyonu yönlendiren üç temel frekans kodundan birisidir. Görevi potansiyeli uyandırmaktır. Özellikle DNA aktivitesini ve üreme organlarının fonksiyonlarını arttırır.
Etki alanı: Damarlarda inflamasyon (yangı), kalp ve dolaşım sistemi problemleri, kan basıncı dalgalanmaları (yükselme-düşme), kansızlık (anemi), osteoporoz gibi kemik ve iskelet sorunları, akciğer problemleri, nefes darlığı, ayaklar-bacaklarda örneğin varikoz damarlara bağlı ağrı, kuyruk sokumu problemleri ya da hemoroid (basur), bağırsak hastalıkları, harici üreme organları hastalıkları, cinsel güdüde düşüklük ya da aşırılık, prostat iltihabı, mesane problemleri bu frekans kodu etki alanındadır. Duyusal sinir sisteminin uyarılması, karaciğer fonksiyonlarının geliştirilmesi, deride kızarıklık veya kaşıntıya neden olabilecek derecede ölü doku atılımı sürecinin uyarılması diğer etkilerindendir.
Hücre bölünmesi ve doku yenilenmesinin uyarıcı etkisi ile özellikle yaraların ve yanıkların iyileşmesinde merkezi bir rol oynar. İmmun yetmezliği benzeri, “uyarıcı güç” e ihtiyaç olan her durum bu frekans kodunun etki alanındadır.
MAGENTA
Magenta yeşille aynı derecelerde fakat varoluşun daha üst niteliklerine yönelik işlevi olan renk kodudur. Yeşilin odak noktası daha fiziksel iken, magenta ruhun üst katmanlarına odaklanır. Denge ve uyum, herşey harika ve uyum içinde… Değişim gayet iyidir ve varlığın doğal halidir. Bu frekans kodu yumuşak ve harmonik potansiyelleri psişemize aktarır. Dengeli bir ruh, günlük yaşamda sadelik ve dürüstlük, diğer insanlara açıklık ve kendi içindeki yaratılış özellikleriyle uyum içerisinde olma hali.
Etki alanı: Bu frekans kodu bireyin hayattaki en temel hedefini, sevgiyi ve vizyonu bulmasını destekler. Tatmin yaratır. Psikolojik netlik, düşüncede netlik, içsel dinginlik, kendine güven, her şey yolunda hissi ve her şeyle bir dengede olma hali, dinginlik… Ölüm ya da doğum zamanlarında ya da büyük dönüşüm zamanları için iyi bir refakatçi olarak düşünülebilir.
EFLATUN
EFLATUN overtone ve harmonikleri pratik olarak Indigo kalitesini dünyevi, materyal varlığa uyumlandırır. Yani “bırakma” ve “güven” i ve bunun “dünyevi hayatla” etkileşimini hedef alır. Ana fonksiyonu regülasyon (düzenleme) ve varlığı her boyutunda kontrol etmektir. Regülasyon engellendiğinde EFLATUN frekans kodu derin bir rahatlama ile “bırakma” yı uyarır ve bu kısaca blokajların çözülmesi demektir. EFLATUN, aynı Indigo gibi benlik ötesi bilinç, temel güven hissi, bırakma, salıverme, affetme ve rahatlama ile ilişkilidir.
Etki alanı: Beyinle ilgili tüm sorunlar, iki beyin yarıküresinin uyumlanması, baş ağrısı, sinir krizleri örneği gibi alevli/yüksek enerjili ruhsal problemler, bağışıklığın düştüğü durumlar ve kanser. Unutkanlık, depresyon, uyku bozuklukları ve vertigo etkili olduğu gözlenen diğer konulardan birkaçıdır.
Kas ve sinir sistemi aktivitesinin azalması, duygusal gelgitlerin sakinleşmesi, varsa ağrı / ateşin azalması, yara iyileşmesinin uyarılması diğer etkilerindendir. EFLATUN overtone ve harmonikleri duygu durumsal bozuklukların çözülmesinde kilit bir role sahiptir. Atmosferik etkilerin yarattığı değişimlere duyarlı kişilerde (Bazı hava koşullarında artan romatizma ağrıları orneginde olduğu gibi) özellikle önemli bir rolü vardır. Kronik yorgunluk durumunda da iyi etkisinin olacağı düşünülebilir.
INDİGO
INDİGO (MOR) harmonikleri kısaca bütün seviyelerdeki en temel ve derin güven hissi ile ilgilidir. Indigo derin bir “herkesle ve her şeyle birlikte olma” hissi yaratır. Huzur, güven hissi ve “akışına bırakma” indigonun ana temasıdır. Büyük düzenle, yaşamın ve ölümün ötesiyle ilgilidir. Derin sessizlik, gelmek ve gitmeyi kabul etmek, büyümek ve yaşlanmak, var olmak ve ölmek ana temalardır. Yaşam döngüsünün ötesine işaret eder.
Etki alanı: INDIGO’nun etkileri her seviye için ve her organdaki metobolik süreçlerde temel düzeyde kendini gösterir ancak maddesel boyut daha çok eflatunun kontrolü altındadır. INDİGO’nun genel etkisi derin rahatlamadır. Bunu yanında, tiroid ve paratiroid bezi aktivitesizi uyumlu hale getirmek, ağrı hissi ve kas aktivitesi üzerinde sakinleştirici bir etki yaratmak gibi etkileri vardır. Aynı zamanda bağışıklık sisteminde fagositleri arttırıcı etki göstermesi beklenir. Ancak aslında bu frekans kodu kişinin yaşam döngüsü dahilindeki konuların çok ötesine uzanır.
Tüm renkelerin detaylarını öğrenmek için buradan bloğumuzu ziyaret edebilirsiniz.